Epilepsi ve Beslenme

Epilepsi beyinde anormal elektrik boşalımının sonucu olarak ortaya çıkan ve nöbetlerle seyreden bir durumdur. Genetik yatkınlık, anne karnında, doğumda ya da doğumdan sonra çeşitli sebeplerle bebeklerin beyinde hasar oluşabilir. Yaşlılıkta ise inme sonrası epilepsi oluşabilir. Özellikle bebekler, çocuklar ve yaşlılar epilepsi açısından risk altındaki gruplardır ve toplumda görülme sıklığı %1’dir.

Tıpkı diğer hastalıklarda olduğu gibi epilepsi ya da halk arasında bilinen adıyla sara hastalığında da ilaç tedavisinin yanı sıra beslenmeye özen göstermek gerekmektedir. Epilepsi için henüz ilaç tedavisi bulunmadan önceki zamanlardan beri doğru beslenme modelleri üzerinde çalışmalar yapılmıştır. Yağdan zengin ve karbonhidratlardan fakir olan ketojenik diyetin özellikle dirençli epilepsi üzerinde olumlu etkiye sahip olabileceği bilinmekle birlikte genel olarak doğal ve çeşitliliğin gözetildiği bir beslenme düzeninin uygun olduğu ve özel bir diyet uygulanmasının gerekli olmadığı görüşü kabul görmektedir. Beslenme konusunda okuduklarınız veya duyduklarınıza göre bir diyet uygulayacaksanız bunu doktorunuzla paylaşmalı ve önerileri doğrultusunda hareket etmelisiniz.

Epilepsi nöbetlerinin kontrol altında tutulmasında bazı besin ögeleri işe yarayabilir ya da bazı besinler ilaçlarla etkileşime girerek nöbet sıklığını ve şiddetini arttırabilir. Aşağıda bu konulardaki önerilere ilişkin bilgiler yer almaktadır.


  1. Kan şekerinin dengeli seyretmesi epilepside önemlidir. Bu sebeple şekerli besinlerden kaçınmalı, rafine un yerine tam tahıllı ürünler kullanılmalı ve düşük glisemik indeksi olan yiyecekler tüketilmelidir. Öğün atlanmamalı kan şekerinin aşırı düşmesine izin verilmemelidir.
  2. Sağlıklı yağlardan yararlanılmalıdır. Özellikle zeytinyağı gibi omega 9 ve yağlı balıklar gibi omega 3 kaynakları epilepside doğru tercihlerdir.
  3. Alkol ve kafein(kakao, çay, kola) içeren içecekler nöbetler üzerinde olumsuz etki yaratabilmektedir.
  4. Sistematik olmayan verilere göre ginkgo ve ginseng epilepsi nöbetlerini alevlendirebilir.
  5. Papatya, çarkıfelek ve kediotu gibi bitkiler epilepsi ilaçlarıyla etkileşime girebilir.
  6. Greyfurt ve nar suyu epilepsi ilaçlarıyla etkileşime girebilir.
  7. Sodyum, kalsiyum ve magnezyumun nöbetleri kontrol almada etkili oldukları bilinmektedir. Eksikliğinin olup olmadığı ölçümlenmelidir. Kalsiyum için süt ve süt ürünleri, magnezyum için kuru baklagiller, tam tahıllar ve yeşil yapraklı sebzeler tüketilmeli ve sodyum için yeterli tuz alımı gerçekleştirilmelidir.
  8. Baz epilepsi ilaçları bağırsaklarda biotin emilimini azaltır. Bu sebeple biotin takviyesi almak gerekebilir. Et ve süt ürünleri, yumurta sarısı ve tam buğday iyi biotin kaynaklarıdır.
  9. Epilepside D vitamini eksikliği ve kemik erimesi sıklıkla görülür. D vitamini takviyesi gerekebilir. D vitamini için en iyi kaynak güneştir. Peynir, süt, yumurta ve balıklar D vitamininden zengindir.
  10. Epilepsi ilaçları folik asit eksikliğine neden olabilir. Bu sebeple folik asit takviyesi alınması gerekebilir. Folik asit için en iyi kaynaklar mercimek, kuru baklagiller, avakado ve yeşil yapraklı sebzelerdir.
  11. B6 vitaminine bağlı gelişen epilepsi özellikle yenidoğanlarda nadir de olsa görülmektedir. Bu kalıtsal bir sorundur ve tedavi edilmezse zeka geriliğine neden olabilmektedir. Bu bebeklere enjeksiyon yoluyla B 6 vitamini takviyesi yapılmalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...