RAMAZANDA BESLENME -II-


Ramazan ayı kilo verme ayı mı?
Bana sürekli sorulan soru; Ramazan da nasıl diyet yapacağım. Kilo vermek istiyorum ramazanı bekliyorum.
Aslında yıllardır resmen ramazan davulu çalıyoruz ben ve meslektaşlarım olarak, ramazan ayı kilo vermek amaçlı değil diye. Allah rızası için tutuyoruz orucu. Bu sebeple bu dönemde tam tersine kilo bile alınabilir. Neden mi ?
Yapılan araştırmalarla desteklenen bu sonuç söyle açıklanıyor: Ramazanda daha az kalori alsak bile, hem daha az hareket edilmesi hem de alınan besinlerin metabolizma açısından depolanma gerektiği şekilde algılandığı içinbu ay kilo almak için daha elverişli bir ortam yarattığını gösteriyor.  
Diğer yandan uzun süre aç kalan vücutta metabolizmamız pek çok değişikliğe uğrar. Oruç tutarken hem sağlıklı hem de formda kalmak için beslenmemize çok dikkat etmemiz gerekiyor. Sahurda nasıl beslenilmesi gerektiği ile ilgili ipuçlarını bir önceki yazımda paylaşmıştım. Bu yazıda ise iftarda nasıl beslenelim sorusuna cevap bulacağız.

İftarınızı hafif açın ve 4 öğüne bölün:
15-16 hatta sahura kalmıyorsanız 20 saati bulan açlıktan sonra bedeninizi bir anda overdose yemek (aşırı yemek yükleme) tüketerek, hem midenizin çok çalışmasına hem de vücuttaki diğer fonksiyonların aşırı çalışması ve yorulmasına neden olmayın. 
Bu tarz yüklemeler bir anda oluşan yoğunluk ile mide ve sindirim rahatsızlıklarına yol açabilir ve kan şekerinizi aniden yükselterek kendinizi daha halsiz hissetmenize neden olabilir.  Bu sebeple yiyeceklerimizi öğünlere bölerek tüketeceğiz. Nasıl mı?
I.          Öğün
İftarınızı hurma ya da zeytinle  açtıktan sonra üzerine bir bardak ılık su içelim. Böylece uzun süre boş kalan midenizi yemeğe alıştırmış olalım. Çorba ve salata gibi hafif yemeklerle devam ederek ana öğüne geçmeden önce yarım saat ara verelim.  Hem doyma sinyalini arttıralım hem de kan şekeri ve vücut fonksiyonlarını alıştırarak geçiş sağlayalım.
II.       Öğün:
Ana öğününüzde ekmek-pilav-makarna dengesine dikkat edin. Zeytinyağlılar, etli /etsiz sebze ve bakliyat yemekleri, yoğurt, cacık,ayran, komposto, salatalar, çorbalar ve hafif sütlü tatlılar bu öğüne eklenebilir.
III. ve IV.  Öğünler:
Ana öğünden en az 1 saat sonra ve 1 er saat arayla bir tabak karışık meyve salatası, bir kase yoğurt veya bir avuç ceviz, badem, fındık gibi kuru yemişlerden birini tüketebilirsiniz.

İftar ile sahur arasında 2,5 Litre su tüketin:
Hem yazılarımda hem de danışanlarıma vurguladığım konu aşırı sıvı kaybı ve elektrolit kaybının engellenmesi.  Kalp sağlığımız açısından çok önemli olan bu konu vurgulamamızın sebebi;
Ramazan ayının sıcak yaz günlerine denk gelmesi sebebiyle su tüketiminiz en çok dikkat etmeniz gereken konu. 1 litresi sahurda ve 1 bardağı iftarı açarken olmak üzere iftar ile sahur arasında en az 2,5 litre su tüketin.  Çay ve kahve yerine kompostolar,çorbalar ve ayran tüketmeyi tercih edeceğiniz diğer sıvılar olmalı.  

Tüketilmemesi Gereken Gıdalar
Yağlı, tuzlu ve baharatlı gıdalar daha çok susuzluk hissetmenize ve gün boyu su tüketemediğiniz için de yüksek tansiyon ve ödem gibi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalmanıza neden olabilir. 
İftar sonrası hamur tatlıları, kurabiyeler ve börekler gibi karbonhidrat yönünden zengin gıdalardan uzak durun. Bunlar hem daha çabuk acıkmanıza neden olur hem de kilo almanıza. Turşu, salamura, tuzlanmış kuru yemişler, pastırma ve sucuk gibi şarküteri ürünleri ve hamur işlerinden kaçının.

Sigara Kullananlar:
İftarınızı sigara ve çakmakla açmayı bekliyorsanız büyük bir hata içindesiniz. Çünkü metabolizmanız hassas, vücudunuzda dengeler değişmiş ve palamayaya hazır bir bomba gibi adeta.
DİKKAT: Oruçlarını sigarayla açanlar ani bir kalp krizi ile karşılaşmaya kendilerini hazırlasınlar. Bu konuda dikkatli olmanızı özellikle tavsiye ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...